Eski koca bizim taşınma öncesi (evliyken aldığımız ve şu anda borcunu benim ödediğimiz yuvam yani) ev konusunda kendini aşmaya başladı. Yine bir iş seyahatine çıkacağım için kendisini aradım (mecbur olmadan aramıyorum yani). Oğlumuz ile ilgilenip ilgilenmeyeceğini sordum. Ne yaptı etti konuyu evin satışına getirdi... oğlum için aldığımız eve. Kendisine bir milyonuncu kere evi satmak istemediğimi anlattım oğlum için tek yatırımımız bu dedim. Tabii ki anlamak istemiyor!
Bana biz bu şehirde yaşadığımız sürece evde yaşamamıza bir şey demediğini söyleyerek başladı konuşmasına - bana kendi evimde yaşamama izin veriyor yani! Daha sonra boşandıktan sonra kendisinin maddi durumu çok kötüye gittiğini ve benim bu durumun farkında olduğumu söyledi - yani parasız olmasının suçlusu kendisinin çalışmaması değil bizim boşanmamız ve evet, biliyorum durumu ve nasıl sadece kendine para harcadığını! Benim evi satmak istememe konusundaki ısrarım karşısında bana çevirdi oyunu ve benim evi sattıktan sonra kalacak olan para ile rahat rahat taşınabileceğimi söyledi - sanki ben ona ve bankaya ödedikten sonra para kalmayacağını bilmiyormuş gibi.
Ama artık öğreniyorum, şaşırmıyorum eskisi kadar. Duygusuzluğu ve bencilliği beni artık hayrete düşürmüyor. Bana evi satmamı ve böylece onun evin parası ile hayatına bakacağını ve benim oğlum(uz?) ile hayatımıza devam edebileceğini söyledi! Hmmm... para karşılığı özgürlük mi teklif etti bu adam yoksa bir kaç ay önce evin kendi hissesi ile oğluna "yatırım" yapacak olan adam başka biri miydi!
Kulaklarımda çınlıyor sözleri; "Ben hayatımı toparlarım sen de oğlan ile hayatına bakarsın işte rahat rahat!"
Sevinmeliyim aslında. Üzülür bu adam, oğlu ile uzaklara gideceğim için özler çocuğunu, yazık olur diye sızlayan vicdanım rahatladı! Meğer dert başka! Satacak mıyım? Henüz değil! Ne demişler, "Cehenneme giden yol iyilik taşları ile döşenir." Çalışsın biraz daha bakalım, para kazanmayı zor yolla öğrensin hayatında bir kere de! Elimden geldiğince, sabrım yettiğince tutmaya çalışacağım burayı. Bu arada borcu azalır belki, satınca kenara biraz para atarım, acil durum fonu yaratırım keza şu anda birikmiş bir kuruşum bile yok!
Benden, oğlunun rızkından alacağı 2-3 kuruşla hayatı toparlanacakmış! Peh!